Page 54 - e mushaf TR pdf
P. 54

050
                         Cüz  01  02  03  04  05  06  07  08  09  10  11  12  13  14  15  16  17  18  19  20  21  22  23  24  25  26  27  28  29  30
             Ali imran /10 –                                                                          Ali imran /14 –
          Dini inkâr edenlerin ne  3-Ali imran Süresi       Yaprak 05B  Cüz 03   Süre 03  Sayfa 050  Kadınlar, oğullar, yığın
          malları ne de evlatları,   Bu Cüz Yaprağa git  01 02 03 04 05 06 07 08 09 10 Hizb 01 02 03 04  yığın biriktirilmiş altın
          müstahak olmaları                                                                        ve gümüş, güzel cins
          sebebiyle Allah’ın                                                                         atlar, davarlar ve
                                                          ِ ِ
          vereceği cezayı                  ﴾٣﴿      نرمع لا ةروس           ﴾٣﴿            50         ekinler gibi nefsin
          önlemede, kendilerine                      َ       ى و  َ و                               hoşuna giden şeyler
          asla fayda veremezler.                       ى ع                                            insanlara cazip
          İşte onlar cehennemin                                                                     gelmektedir. Bunlar
                                                                                                  dünya hayatının geçici
          yakıtıdırlar. [2,24]                                                  ف                 bir metaından ibarettir.
                                                                                         ة ة
                                                       ل
                                                                                         ح ح ي

             Ali imran /11 –   ةن م  ه دل فوا لةو فمـ فم     ة ل ة ا     ـ لاةو ــ  ه ـ  فما  م  ـ فن ـ  ه ـ ف  ةع  ة ي نفغ  ت ن ـ ف ـ  ة ل اورةف ك  ةني ي ذلا نا  Asıl varılacak güzel yer
          Tıpkı Firavun’un ve                                                                     ise, Allah’ın katındadır.
          onlardan daha                                                                            [13,29; 38,25. 40.49]
          öncekilerin gidişi gibi.    ف
          Onlar, âyetlerimizi     ف                                     ة   ا
                                                                                            ن
                                                                            ن
                                                 ة
                             ن
          yalanladılar, Allah da     لا  بأد  ك ــــ ة  ﴾١٠﴿ ر احن ــــ لا   د و ــــ  ق ةو   م ــــ ف   ه   ك  ـــ  ئ ـ  ل لواةو   ا  ۛش ـــ في ــ ىـ ـ     ح لا  ب  ح ز


          kendilerini cürümleri               ۙ                                   ۜ
          sebebiyle kıskıvrak
          yakaladı. Allah’ın                               ف
          cezası pek şiddetlidir.                       ة                       ة
                                ة
                             ــ  م   ه ذ ــ  ة  ـ ةخ ا ةف    اةن  ن  ـ ةيا ـ  تا ــ   ب   او   ب ذ ــ  ح  ك ـــ     ةق ن    ن  ح لاةو ــ ي ي ذ ــ ة  م ــ ف ـ فب ـ ه ل ـ  فم  ة  ف   ف ــ ةعر ــ ۙنفو
                                          ۛ
             Ali imran /12 –                                 ۜ                                         ﴾٣﴿
          İnkâr edenlere de ki:
          “Siz mağlup olacak,
          haşredilip toplanacak   ة ح  ف                  ف
                                                                       ن
                                                                                            ن
          ve cehenneme            ــ ل ـ ي ي ذ ــ ةن   ل  ل   ق ـــ ﴾١١﴿ باةق  لا د  ۛش  ــ ي  ي د ــ   ـــ  ع ــــ ــ     ح لا  ةو   م      نذ ــ  بو ــــ ه ـــ ف   ب  ــــ    ح لا

          sürüleceksiniz.” Orası                                            ۜ
          ne fena bir yataktır!
                                                                                                         Bu âyette
                                                                                          ف          zikredilen sınıflar
             Ali imran /13 –            ف           ة        ن ي ة         ة ة                      meşrû nimetlerdir.


          Birbiriyle karşılaşan iki  ﴾١٢﴿  داةه  ـــ  م ــ  لا س  ــ فئ ـ ۛ   بةو ةمحن  ــ ةه ـ  ةج ى ـ لا نورۛشفح تةو نو بلفغ تۛس اورةف ك  Fakat gayr-i meşrû
                                                  ۜ
          toplulukta size büyük                                                                    tarafa da sebep olma
          bir ibret vardı:                                                                        ihtimali vardır. Meşrû
          Bunlardan biri Allah                                                         ف             durumda bunları
          yolunda vuruşuyordu.                          ف                    م    ة ة             süsleyip cazip gösteren
                                                                          ن
          Diğeri ise kâfir idi. O   لييبۛس ييف ل تاق  ـ ةئ ـ  ت   ة ـ ة   ف  اةت     ـ ةئ ـ ةت ـ في ـ ن لا ـ ةت ـ ةق ـ   ف ي  ــ يف  ة ــ  ةيا فم ك ـــــ ل نا ك ـ فد  ةق ــ  Allah Teâladır. Gayri
          kâfirler müslümanları,                   ۜ                                              meşrû olarak süsleyen
          bizzat gözleriyle                                                                        ise, şeytan ve beşerin
          kendilerinin iki misli                                            ف                     cehaletidir. Fena sayıp
          görüyorlardı. Allah,         ف                                                           kınama bu itibarladır.

                                                                                           ن
          dilediği kimseleri     ــ ةع ـ في ــ ن  ف لا   ة يأةر   م  ة  ـ فث ــ ل ـ في ـ ه ــ ف   م    م  ــ  ه ــ ف  ةن فو ر ــ ةي    ةر  ك ـ  ف ا ــ ـــــ    ىر ـــ فخا ةو   ح لا  Bu iştah çekici şeyler,
                                                                     ة
                                                                                  ن
                                                               ة
          nusratıyla destekler.   ۜ                                                               dünya hayatını devam
          Elbette bunda görecek                                                                      ettirmek ve geçip
          gözleri olanlar için                                                                      Allah’a gitmek için
          alınacak ibret vardır.                                                                      birer araç olarak
          [8,43]                          ة ة          ة ح ي                              ن
                              ـ ي  للو   ل  ىة ر  ــ  ع ـ فب ـ  ل ك ـ  لنذ ي ــ يف  نا   ءاا  ةي ن ـــ ف ـ ــ ۛش  ةم  هر   ب  د   ي ـ ح ي ةؤ ـ   ــ ةن ـ ف ص ـ ي   لا ةو ح  amaç haline getirmek,

                                     ة
                                                                                                    verilmişken bunları

                                                           ۜ
             Burada iki ihtimal                                                                    Allah katındaki güzel
          vardır: 1. Kâfirler,                                                                      mevkii kaybetmek,
          müminleri kendilerinin                                                                 büyük ahmaklıktır. Zira

                                                                                           ة ف
          iki misli görüyorlardı.   ۛ  لا ن ـ ة ـ  حن ـ ـ اس ا  ء   م     تاةو  ة  لا ب ـــ ح ـ حش ـ ةه ــ ـ   ح  سا ة   ل  ن  ح ي ز ـــ ة ـ ل ـــ حن ـ  ﴾١٣﴿ را ۛ ص ــــ فب لا  böyle yapanlar

          2. Mü’minler kâfirleri,                                                                 hayatlarının önemli bir
          kendilerinin iki misli                                                                  kısmını o zevkleri elde
          görüyorlardı. Allah                                                                       etme hırsı ile yanıp
          böyle yapmakla                                                                            tutuşarak geçirirler.
          kâfirlerin müminlerle   ف   ة ف         ة ح        ة       ف           ف ةق ـ    ف         Sonra da onlardan
          savaşmalarını önlemek  لفيةخلاةو  ة ح ض فلاةو ب  لا ن ـ ة ـ ةهذ ـ   م   ةرط    لا ـ  م ـ ةق ـ فن ـ     ـ ري  ي ط اةن  لاةو ـ ةني  لاةو ـ ةب ـــ ين ـ  ayrılıp mahrum
                                                            ة


          istiyordu. Meali, daha                                                                     kalmanın acısını
          kuvvetli olan birinci                                                                           çekerler.
          tefsire göre verdik.
                                          ف          ة             ف          ة ف     ة     ف         Ali imran /15 –
                                                              ف
                           ۛ    ـ فنحد ــ اةي  لا   ةو  ـ ةح ـ ني ـ  لا  عا  ــ ـ ةت ـ  ةم  ك ـ  لنذ     ثر  ـــ ةح ــ  لاةو  ما  ــــ ةع ـ  فن لاةو ةمحوۛسـ ة  لا ـ  م ـ  De ki: “Size, ihtirasla

                                                           ۜ
                                                                                                  istediğiniz o şeylerden
                                                                                                      çok daha iyisini
                                         م                                                          bildireyim mi? İşte
                                                                                          ن
                                                  ل ف
                                                                      ف ن
                            فن م رفيةخ ـــ  ب  فم ك  ـ  حب ـ  ـئ  ةن ل ؤا  ل  ق ـ ﴾١٤﴿ ب ا  ـ ةم ـ  لا  ن  ــ ف س ـ   ح   هد     لا ةو ح  ع ــ فن ــ ة  Allah’a karşı gelmekten


                                                                                                  sakınan müttakiler için
                                                                                                     Rab’leri nezdinde
                                                                                                  içinden ırmaklar akan
                                                                                                      cennetler olup,
                                                                                      م
                               م ـ فن ير  ـــــ فج ــــ  ةت  تا  ة  ــــــ حن ـ    ةج   فمه حبةر  ــ فن ـ  ةد   ع  افو  ة ةق ــ  حتا   ــ  ة ح ل ل ـ ي ي ذ ـ ةن    فم ك ـــــ  ل نذ  kendileri orada ebedi

                                                                                                    kalacaklardır. Hem
                                   ي
                                                                                    ۜ
                                                                                                   orada onlara tertemiz
                                                                                                    eşler ve hepsinin de
                                                                                                  üstünde Allah’ın rızası
                                                                                                    vardır. Allah bütün
                                                 ل
                                                                                  ة ف
                                                                                                     kullarını hakkıyla
                             ة  ـــــ حه ـــ  ةر  ة ة   م ــــ ط   ج اةو فزا ةو  اةه  ـــ ي ـــ  يف     ن  ـ  ل ا ــ ي ي د ــ ة  ةخ    راةه  ـــ ـــ  فن لا  اةه تفح  ةت ــــ  görmektedir. [24,32]
                                          ف
                                                                    ن

                                                           ن
                           ﴾١٥﴿   داـةبــــع ـــ    ـــل ا ب   رــيـــصــــــةب     ح لا   ةو      ۜ  ح لا     ةنــــــــ م    ن اةوــــ ف ض ر ةو

                                                    ي

                                 ۛ
                         Önceki Sayfa   Önceki Cüz Yaprak Sayfa  Sonraki Cüz Yaprak Sayfa  Sonraki Sayfa
                   Sayfa Başı                                                                   index Alfabetik
          050
   49   50   51   52   53   54   55   56   57   58   59