Page 83 - e mushaf TR pdf
P. 83

079
                         Cüz  01  02  03  04  05  06  07  08  09  10  11  12  13  14  15  16  17  18  19  20  21  22  23  24  25  26  27  28  29  30
             Nisa /15 – Zina
          eden kadınlarınız   4-Nisa Süresi                 Yaprak 10A  Cüz 03   Süre 04  Sayfa 079
          hakkında dört şahit        Bu Cüz Yaprağa git  01 02 03 04 05 06 07 08 09 10 Hizb 01 02 03 04
          isteyin. Eğer dört kişi
          şahitlik ederlerse, ölüm
                                                      ِ
                                                          ِ
          kendilerini alıp   79            ﴾٤﴿        ءاسنلا ةروس          ﴾٤﴿                         Nisa /19 – Ey
          götürünceye veya Allah                         َ  ن و  َ و                             iman edenler! Kadınları
          kendilerine bir yol                                                                        zorla miras olarak
          gösterinceye kadar                                                                       almanız helâl olmaz.
          onları evlerde alıkoyun.                                                                  Çok belli bir fuhuş
          [24,2] {KM, Tesniye 22,21;                   م                                            işlemedikçe onlara
          Levililer 19,20; 20,10.14;   ة  ة   ـ فش ـ ه ـ    ك                 ف     ف      ن ح     verdiğiniz mehrin bir

                                                             ۛ
          21,9; Yuhanna 8,5}      ــ ل ـ في ـ ه ـ حن  ةع  اود     ةت ف س اةف  فم   ئ ااسن فن م   ةةۛشح      اةفلا ـ ةني  ـ يتأ ةي ي  لاةو ـ يت ـ  kısmını ele geçirmek
                                                                                                 için onları sıkıştırmanız
          Nisa /16 – Sizden bir                                                                   da size helâl değildir.
          çift fuhuş yaparsa                     م
          onlara eziyet edin. Eğer                                            م
                                                                      ف
          tövbe edip hallerini    ـ  ب ـ  ي ـ   تو  ف لا ي   ف ـ  ة     ة  ـــ فما ــ س ـ ك ـ  و  ه ــ   حن  ةف   اود     ــ ه ـ    ۛش ن  ــ  ا    ةف   فم ك   م ــ فن ــ  ةبفرا ــ ةع ــ ىة  ل  Onlarla hoşça,
          ıslah ederlerse onları                                            ۛ                     güzelce geçinin. Şayet
          cezalandırmaktan                                                                                onlardan
          vazgeçin. Çünkü Allah,                                                                      hoşlanmayacak
          tevvab ve rahîmdir:                                                                    olursanız, olabilir ki bir
                                                                                  ن
                                                         ة ن ة
                                           ة
                                                                          ف ة
                                                                                          ن
                                                                 ل
                                                                                          ح
          (tövbeleri kabul eder ve  ﴾١٥﴿ يــ ىل  ــــ يب ــ  ۛس  ن      ل ـــــ  ه ــــ ح    ح لا  لةع  ةي ـ فج ـ   فوا     تفوم  لا ن  ـ  ه ـ ح ـــ ة  يحف  ةو  ـ ةت ـ  ةي ىت  ةح ـ  şey sizin hoşunuza
          çok merhametlidir).                                                                      gitmez de Allah onda
          [17,32; 23,7]                                                                             birçok hayır takdir
                                                                                                  etmiş bulunur. [2,228]
          a-Zina cezası olarak                                                                     {KM, Tesniye 5,10}
          Kur’ânda ilk gelen hüküm                                  م              ف       ة
                                                   ف
                                   ة
                                                               ن
                                         ة ل
          bu âyetle bildirilen   او ضرفعاةف اةحل ف صاةو اةباةت ن اةف  اةم ه و ذاةف  فم ك  ـ فـن   م اةه  ن ـ  تأـاةي  ــ ةي  ناذ  ح ة  لاةو ــ
          azarlama, bir iki pataklama                   ۛ                                           Cahiliyede ölen bir
          kabilinden rahatsız etmedir.                                                            erkeğin en yakın vârisi
          b-İkinci olarak, bu sûrenin
          15. âyeti gelip zinakâr                                          ف                      onun eşinin üstüne bir
          kadını evde hapsetme   ة                                      ة        ة                bez parçası atınca, onu
                                                      ى
                                                                                 ح ي
                                                                                                   kendi yönetimi altına
          olarak ise 24,2 ile gelen yüz ىل ــ ةع  ة  ة  ام  حنا ــــ ة   لا ــ حت ـــ ةب فو ـــ  ة ي ﴾١٦﴿ ــام  ـ ي  ي حةر ا باحو ـ  ة ى  ـــــ ـةت  نا  ة ح لا   ك ـ  ن   نا  ام  ةع ــ فن ــ  ه ــ ة  geçirmiş olurdu. Sonra
          hükmünü getirmiştir. c-Son
                                                                                     ۜ
          değnek cezasıdır. Bu                                                                   ister mehir vermeksizin
          bekârların cezası olup evli                                                             onu nikâhına alır, ister
          zinakârlar recmedilirler.
          Bazı alimlere göre, bu                                   ا                    ة             diğer bir erkeğe
                                         ة
                                                                                            ن ح

          16.âyet livata yapan    ةق ن   م ــ ف ــ ير ـ ب    نو  ة  ــــ  حم ةي ـ  ت ـ  بو ـ   ث   ة  ة لاةه ــ  ـــ ةج بءوس ـ ح  لا نو   ة  ةي ــ فع ــ ةم ـ ل ـ   ل ـ ي ي ذل ـ ةن     ح لا  nikâhlayıp mehrini
          erkeklere ait olup, onlara   ي                        ة                                   kendisi alır, isterse
          verilecek tâzir cezasını                                                                böyle yapmayıp evinde
          bildirmektedir.                                                                         âdeta hapsedip malına
                                                            ف                                       el koyardı. Âyet bu
          Nisa /17 – Allah’ın                                                            ا         âdeti kaldırmaktadır.
                                                                                       ة
                                                                                              ن
                                ى
                                           ى
          kabulünü vaad    ﴾١٧﴿ ــام   ــــ يك ـ ي  ةح ام     ةع ــ ييل ـ    ح لا  ة ن  ك ــ  نا   ةو   م     ة  ن      ح لا   ةع ـــ ل ـــ في ـــ ه ــ ف      ب    و تةي ك ئل لواةف
          buyurduğu tövbe,                                       ۜ
          kötülüğü ancak cahillik                                                                    Âyetin son kısmı,
          sebebiyle işleyip, sonra                                                                 aile kurumunu ayakta
          da çabucak vazgeçerek   ا                                ة                              tutmak için çok önemli
                              ن
          günahtan dönüş   ىحت ـــ ةح      تاةـ  ة  ـ ح س ــ  حي ــ  لا   نو   ة  ــ فع ـ ةم ــ ل ـ  ةي    ةنيذ ــ ي  ح ل ل     ة ـــ ةب  فو  ة  لا ــ حت ــ  ة لةو ــ في ـــ ۛس ـ   ت  bir prensip
          yapacak olanların         ۛ                                                             koymaktadır. Evliliğin
          tövbesidir. İşte Allah’ın,                                                              başında kişinin eşinin,
          tövbelerini kabul                                                                        gerek güzellik, gerek
          edeceği kimseler                                                                           ahlâk bakımından
          bunlardır. Allah alîm ve  ة  ف           ي ة            ف           ل                    eksikleri olabilir. İyi
          hakîmdir (herkesin içini لةو    ةن  نـلا ــ    ت   ت ــ فب ــ      ي ــ يحنا  لا ــ ةق     تفوم   ه ــ  م لا  ـــ ة  ــــ ةد  ةحا  ر     ةح ــــ ۛ ض ـــ   اةذا ي  yönlerini ortaya
                                                                                 ة
          dışını hakkıyla bilir,                                                                     koymasına fırsat
          tam hüküm ve hikmet                                                                      vermeden, sohbet ve
          sahibidir).                               ا           م                           ة     ünsiyette bulunmadan,
                                                             ة
                                                                                                    boşamaya girişmek
                                                                           ة
                                             ل ة
                                                     ن
                                                          ۜ
          Nisa /18 – Yoksa     ــ  ه ــ فم  ة  ةن  د  ـــ ةت ــ ف ـ ل   ا  فع ا   ك ــــ  ئللوا     ر اف   ه ـــ فم    ك ــــ ح   ةو  ن و ــ  ت و م  ةي ــ ــ ةن  ح لا ــ ي ي ذ  doğru değildir.
          makbul tövbe,
          kötülükleri yapıp edip
          de sonra kendilerinden
          birine ölüm gelip   م   ة ح        ة                ة ح                         ة
                                                                               ى
                                                     ن
                                                                                    ل ى

          çattığında: “İşte ben   فم ك ــ ل ل  ـــ  ح ــــ  ةي ل   اون ــــ ةما   ةني ذ ـــ ي  لا  اةه ـــ  ا   ل  ةي ــ حيا ا ﴾١٨﴿ يـام  ــ يلا  ا ــ ب اذ  ةع ـ
          şimdi tövbe ettim”
          diyenlerin tövbesi
          değil. Kâfir olarak ölen                                     ف
          kimselerin tövbesi de
                                  ف
                                                                                            ف ل
                                                            ة ى
          değil. İşte öylesi   ـــ  ب ـ او  ةه ذ  ة   ه ـــ  حن    ل ـــ ةت ـــ     ـــ فع ـــ   ض ــ   ول  ةت  ل ةو  ۜا ــ ه ر    ك ـــ   ءااس  لا ــ  حن ــ ۛ  ــ  ث ر ـ او  ةت  نا
          kimselere, çok acı                                        ف    ة
          veren bir azap
          hazırladık.
          Tövbenin makbul olmasına              ف    ف ل ح ا ة  ة ي               ا ن

          dair âyet ve hadisleri bir   ــ ۛش ـــ  ة   ح اف ـ ة   ب    ن  يت أ ـــ ي ـ ة  ـــــ ةي   ن ا  لا     ن   ه ـ ح      و م  ةم ــ  ا     ةتا ــــ في ــــ  ت ـــ  ض   ب ـــ ةب ــ فع ــ
          arada değerlendiren
          müfessirlerin vardıkları
          sonuç şudur: Can çekişme
          durumundan önce, henüz       ف
          hayattan ümitsiz değil iken   ة  ف              ف    ة




          küfürden tövbe ile iman   حن هو م ـ  تفهر ك ـ  ـ  ن ا ةف       فو رفع   ب  ـ لا ـ ةم ـ   ه ـ   حن ور ــــــ ش ا ــ ةع ةو    ة   م ــــ ةب ـــ  حي ــــ ةن ـــ
          etmek geçerlidir. Fakat can            ۛ                                 ۛ
          çekişme halinde hayattan
          ümit kesme durumunda
          küfürden tövbe ve iman     ف                                        ذ
                                                                 ى
                                ى
          etmek geçerli değildir. İman                  ة ن                        ف ل  ا
          ettikten sonra iyi işler   ﴾١٩﴿ ييثـار  ك  ى  ـ في ـ  ار  ةخ  ه     يف ــ ي ـ    ح لا  لةعفجةي  ةو اـفي ــ ۛش  او   هر ـ  ة  ك ةـت نا   ىس  ةف ـ ةع ـ ن
          yapabilecek bir zaman
          bulunmalıdır.
                         Önceki Sayfa   Önceki Cüz Yaprak Sayfa  Sonraki Cüz Yaprak Sayfa  Sonraki Sayfa
                   Sayfa Başı                                                                   index Alfabetik
          079
   78   79   80   81   82   83   84   85   86   87   88