Page 120 - e mushaf TR pdf
P. 120
116
Maide /51 – Ey iman Cüz 01 02 03 04 05 06 07 08 09 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 İslâm tarihinin
edenler! Yahudi ve başlangıcında üçü Hz.
Hıristiyanları velî 5-Maide Süresi Yaprak 08B Cüz 06 Süre 05 Sayfa 116 Peygamber (a.s.)’ın
edinmeyin. Onlar ancak Bu Cüz Yaprağa git 01 02 03 04 05 06 07 08 09 10 Hizb 01 02 03 04 vefatından önce olmak
birbirlerinin velisidirler. üzere on bir toplu
Sizden kim onları velî irtidad vak’ası
ِ ِ
edinirse o da ﴾٥﴿ ةدئامعلا ةروس ﴾٥﴿ 116 olmuştur. Geriye kalanı
و
onlardandır. Allah َ َ َ و Hz. Ebû Bekir (r.a.)
böylesi zalimleri doğru devrinde yer almıştır.
yola iletmez.
Allah’ın dinine sahip
Velî: Yerine göre hâmî, ا ف ة ح çıkacak topluluk
ا ل
ة
ا ل
ة ة
ة
koruyucu, yönetici, فم ه ضفعــةب ءاةيـ لفوا ىنرا ۛ صــحنلاةو ةدو هـةيـلا اوذ خحتـةت ل او نةما ن ةني ي ذلا اةهـحيا اــةي kavramı da çok geniştir.
işleri deruhte eden ve ۢ Çeşitli zaman ve
dost anlamlarına gelir. mekânlarda İslâm tarihi
boyunca, bu evsafta
Maide /52 – Kalbinde ة ة topluluklar Allah’ın
ح
ن ة
ا
ة
ح ي
nifak hastalığı ةمفوقلا ة ف يدفهةي ل ة ح لا نا فم هفن م هحن اةف فم كـنم ف فم هلةوةتةي فنـةمةو ضـفعـةب ءاةيــ لفوا ل lütfu ile eksik
olanların, içlerinden: ۜ ۜ olmamıştır.
“Ne olur ne olmaz,
başımıza bir felâket ب ح ز
gelebilir, şimdiki
ة
ة
ح
ة
ح
ة
durumumuz değişebilir, نولو قةي فمهيف ي نو عراس ي ۛ ضرةم فمه بول ق ييف ةنيذلا ىرةتةف﴾٥١﴿ ةني ي م لاظلا
ي
onun için biz ة ة
tedbirimizi alalım”
diyerek, kâfirlerle dost
olmak için onların ﴾٤﴿
yanına girip çıktıklarını ل ل ف ف ن ف ل ا ف ل ا
ة
فن م
ۜ ة
ي
görürsün. يهدفن ع رفما فوا حفتةفلاـ ب ة ي تأـي نا ح لا ىۛسةعةف ةر ئاةد اةنةبيصـ ت نا ى ن شفخةن
Umulur ki Allah
yakında bir zafer ihsan
eder Maide /55 – Sizin
Veya Kendi tarafından ة ح ن
ل
ل ا
ة
peygamberi vasıtasıyla ني ي ذلا لو قةيةو﴾٥٢﴿ ةنيـ ي م داـةن فمـهسـ فــفنا يياف او رۛسااةم ىلةع او ح ب ف صـ يـةف dostunuz ancak
ح
Allah’tır, O’nun
münafıkların ۜ Resulüdür ve Allah’a
maskelerini düşürme tam boyun eğerek
gibi bir başka durum
ortaya çıkar da, ة ا ا namazlarını hakkıyla
ة
ح
ة
ل
ن
ل ا ن
ة ي
Onlar içlerinde فم كةعةمل فم هحنا فمهـ ناةمـفيا ةدفهـةج ح لا ب او مــۛســفقا ل ةني ي ذـــلا ءلل ؤــنهااوـ نـــةما ifa eden, zekâtlarını
gizledikleri bu nifaktan ۜ ۙ veren müminlerdir.
dolayı pişman olurlar.
Maide /56 – Kim
Allah’ı, Resulünü ve
Maide /53 – Onların ة iman edenleri dost
ح
ا ل
ة
ة ل
içyüzlerini ancak o ة حدةترةي فنةم او نةما ن ةنيذلا ي اةهحيا اةي ﴾٥٣﴿ ةنيرساةخ او حةبصاةف ف فم هلامفعا ة ف تط بةح edinirse bilsin ki,
ف
zaman keşfeden ي bunların teşkil ettiği
müminler de Allah tarafı, mutlaka
birbirlerine: galip gelecektir.
“Hayret doğrusu! Onlar
ف
ة
ح ل ا
ن
değil miydi, siz ةل ذا هـةنوحب ح يةو فم هـحبـ حـ ي مفوةقـــ ب ح لا ي تأـةي ۛ ففوۛسـةف يه ني ي د فنـةع فمـــ كـفنــ م Maide /57 – Ey iman
müminlerle beraber edenler! Ne dininizi
olduklarına dair alay ve eğlence konusu
vargüçleriyle yemin yapan sizden önce,
edip duranlar!” Ama kendilerine kitap
sonunda ne oldu? ة ن ة ة ة ف ل ف ة verilenleri, ne de diğer
ةنير فاةكلا
ح
Gösteriş için yaptıkları نو فاةخةي لةو ح لا ليبس ي ۛ ييف نو د هاةج ي ي ىلةع ةةز عا ةنيين مفؤ ملاىلةع kâfirleri dost (ve
bütün işleri boşa gitti, üzerinize yönetici)
dünyada da, âhirette de edinmeyin.
ziyan edenlerden Mümin iseniz, Allah’ın
oldular. ة ا ة ة
ن
ن
ح لا ةو ءاـاشـــــةي فنـــةم هـيـــيتفؤـــ ي ح لا ل ف ضـــــةف كــ ل نذ مــــــ ئ ل ةةـــةمفوـــل bu buyruklarına karşı
ۛ
Maide /54 – Ey iman ۜ ۜ gelmekten sakının.
edenler! Sizden kim [3,28]
dininden dönerse
dönsün: ة ة
ح
ح
ن
ن
ة ي
Allah onların yerine ةني ي ذلا او نةما ةني ي ذلاةو هلو سةرةو ح لا مـ كـــحيــ لةواةمـــحنا ﴾٥٤﴿ مييلـــةع عـساةو
öyle bir topluluk
getirecek ki, Allah
onları sever, onlar
Allahı severler. ة
ن ة
ة
ة
ة
ح ن
alçak gönüllü, kâfirlere ة ح لا لةوةتةي فنةمةو ﴾٥٥﴿نو ع ك اةر فمـ هةو ةةوـنكةزلا نوـ تفؤ يةو ةةول ح صلا نو مي ي قـي
Onlar müminlere karşı
ح
karşı onurlu ve
zorludurlar.
Allah yolunda
mücahede eder ve bu ة ح ل ا ة ف ن ة ح ن ة ح ة
۟
ف
hususta dil uzatan ةنيذلا ي اةهحيا اةي﴾٥٦﴿نو ب لاةغلا م ه ح لا ۛ بزــح ن اـةف او نةما ةني ي ذلاةو هـلو سةرةو
hiçbir kimsenin
ayıplamasından
korkmazlar.
İşte bu, Allah’ın öyle ة ة
ح
ف
ح
ة
ة ة
ة ي
ي
bir lütfudur ki فن م ۛ باةت كلا او تنوا ةنيذلا ي ى ةن ابعلةو م ى ة اوز ه فم كـنيد اوذةخحتا ةنيذلا اوذخحتةت لاو نةما ن
dilediğine verir. Allah
vâsi ve alîmdir (ihsanı
boldur, her şeyi
hakkıyla bilir). [47,38; ة
ف
ة
ل
ا
ن ف ي
4,133; 14,19-20; 48, 29; ﴾٥٧﴿ ةنـيـينـــ م فؤـــ م فم تــفنـ ك نا ة ح لا او قـــحتاةو ءاةيــ لفوا ةراحفـ كــلاةو فمـ كـ لـفبــةق
ة
58,21-22] ۛ
Önceki Sayfa Önceki Cüz Yaprak Sayfa Sonraki Cüz Yaprak Sayfa Sonraki Sayfa
Sayfa Başı index Alfabetik
116

