Page 124 - e mushaf TR pdf
P. 124

120
                         Cüz  01  02  03  04  05  06  07  08  09  10  11  12  13  14  15  16  17  18  19  20  21  22  23  24  25  26  27  28  29  30
             Maide /77 – De                                                                         Maide /79 – Onlar
          ki: “Ey Ehl-i kitap!   5-Maide Süresi             Yaprak 10B  Cüz 06   Süre 05  Sayfa 120  kötülük yaptıkları
          Dininize ait konularda     Bu Cüz Yaprağa git  01 02 03 04 05 06 07 08 09 10 Hizb 01 02 03 04  zaman, birbirlerini
          haksız yere haddi                                                                              kötülükten
          aşmayın.                                                                                     vazgeçirmeye
                                                      ِ ِ
                                           ﴾٥﴿        ةدئامعلا ةروس        ﴾٥﴿            120          çalışmazlardı.
                                                              و
             Daha önce gelip                           َ  َ    َ و
          geçenlerden hem                                                                                Ne çirkin
          kendisi sapmış, hem bir                                                                davranıştı bu tutumları!
          çok insanları da           م
          saptırmış olan                                       ة             ف ة       ا ل  ف           Maide /80 –
                                                                      ة

          atalarınızın      ة  ــ في ــ ر  ةغ   فم ك  ـــــ  ن ـ  ي  ي د  ي ـ يف   اول  ــــ فغ ــ  ةت  ل  ب ات ــــــ  ـــ نك  لا ل ــ فه ا  ا  ةي ــ ل   ق ـــ  Onlardan çoğunun
                                                                                                        kâfirleri velî
             ve şimdiki                                                                           edindiklerini görürsün.
          durumda da doğru                                                                          Bu iş -ki onu bizzat
          yoldan sapan birtakım      ةق  ن    ح   ـــ ف  ةق   م فو  ةق  ء اةو  ل ا  ا  ة  ة  ف      kendileri yapmış ve

          kimselerin heva ve   ـــ فب ــ ل  ـــ ف   م  اول ـــ ۛض  د     ـــ  ة  ــ فها  او  ـــــ حت ـــ  ب ــ  ع ـ  ةت ل ةو ــ ح ق  لا ـــ ةح  üzerlerine Allah’ın
          hevesine uymayın.                                                                        hışmını çekmiştir- ne
          [9,30]                                                                 ف                 kötü bir davranıştır!
                                                                                                     Onlar cehennem


                                                                                       ح
                                                     ا
                                                                          ى
                                                                                            ل
                                        ـ
             Dini öğrenmeye,     ل ـ ةن ع ﴾٧٧﴿ ي  ة  ـ ح س ــــ يب ــ  لا   ءاةو    ةع ـــ فن   ۛس  ـــ   اول ح  ـــ ۛض ةو  اري  ك ـــ يث ـــ     اول ــ  ۛض اةو  azabında devamlı
                                      ل
          incelemeye ve                ۟                                                               kalacaklardır.
          hükümlerini dikkatli bir
          şekilde tatbik etmeye                                                                      Maide /81 – Eğer
          yönelmek aşırılık değil,                                                ف               Allah’a, Peygamber’e
          içtihad, mücahede,                  ن     ة        ي                    ك         ة ح   ve ona indirilen vahye


                                                        ة
          ciddiyet ve takvâ.   ةد نوا ةد    ن اس ـــ ۛ   ل  ىل ــ ةع   ل ـ يـي اار ــ  ف س ا  ي  ــــ اين ـ  ةب  ن   م ــــ ف  اورةف    ةنيذ  لا ــ ي  imanları olsaydı,
                                                                                                        kâfirleri velî
                                                                                                    edinmezlerdi. Fakat
             “Haksız yere”
          kaydı: “Dinde hedefiniz                                                                  onların çoğu yoldan
                            ة
                                                                  ة
                                                                                                    çıkmış kimselerdir.
          daima hak olsun, kör   ن ود  ـ فع ـ ةت ــ    ةي   او  ــ  ن ا ـ  ةك ةو  افو  ــ ۛ ص ـ  ةع   ام ـ ة   ب   ك ـ  لنذ   ةم ـ ةيرةم  ن  فبا ـ ىۛس  ــ ي ـ  يع ةو
          bir taklit, kuru bir                                          ۜ  ف
          tutuculuk ile ifrat veya                                                                   Maide /82 – Sen,
          tefrite sapıp hakkın                                                                        iman edenlere,
          sınırını geçmeyiniz. Ey                 ف                                                 düşmanlık besleme
          Hıristiyanlar! siz       ة         ةف   ر             ة               ة                 bakımından onların en
                                      ۜ
          Mesihi                  ــ  ب ــ فئ ـ ۛ س  ل     ه و  ــ ةع ــ ل ـ        م   ـــ فن ــ ك ــ  فنةع    ن فو ـــ ةه  اةن  ــــ ةت ـــ  ةي ل     او نا  ةك ــ ﴾٧٨﴿  şiddetlilerinin Yahudiler
          tanrılaştırmayınız. Ey                                                                  ile müşrikler olduğunu
          Yahudiler! Siz onun                                                                            görürsün.
          nebiliğini inkâr                               ف
          etmeyiniz. Bu batıl   ة  ة ح            ى                     ة                            Müminlere sevgi
                                                              ن
          inançlarınızı devam   ن فو ــــ ل ةو        م ـ فن ــ  ه ــ فم    ةي  ـــ ةت ــــ    ك ـ يث ــ ي ـ ار   ىر  ةت ــ ﴾٧٩﴿ نول  ةم ــ   ا ةك ــ  نا ــ او   ةي  ــ فف ــ ةع ـ  bakımından en çok
          ettirmeniz hakikatin                                                                    yakınlık duyanların ise
          sınırını aşmak,                                                                             “Biz Nasârayız
          dolayısıyla Allah’ın                                                                    (Hıristiyanız)” diyenler
          hakkına tecavüz                     ة       ة                  ة        ف         ة ح    olduğunu görürsün.
                                                                                        ــ ة
                                                                                      ن
                                       ل  ف ــــ  س ـ  ه ـ فم

          etmektir.” Bu âyet,        ــــ فنا  م  ــ  ه ـــ ف  ل   ت  ةم د ـــ ح ــ ف  ـ ةق  ا  ةم   س  ــــ  ب ـــ فئ ـــ ۛ  ل     اورةف ك ي ي ذ  لا ـــ
          Hıristiyanlığın şirk                                              ۜ
          inançlarının etkisi                                                                          Bunun sebebi,
          altında kaldığına da                                                                     onlar arasında bilgin
          işaret etmektedir. (Bkz.                                                                 keşişlerin ve dünyayı
                                                      ة
                                 ة
                                                                                            ف ل
                                                                                                    terketmiş rahiplerin
          9,30).           ﴾٨٠﴿ ن و د         ــ فم    ةخ ـ  لا ـــــ   ه  باذ  ــ ةع ــ  ف لا ي ف ةو   م     ة  ة ن  ـــــ  خ ــ ط     ح لا   ةع ـــ ل ـ هفي ـ ف  ۛس  نا  bulunması ve onların

                                                                                                   kibirlenmemeleridir.
             Maide /78 –                                                                            [3,199; 9,31; 24,37;
          İsrailoğullarından küfre                                                    ف              28,52-55; 57,27]
          sapanlar hem       ة ي ة                               ة                         ة

                                                            ن
          Davud’un, hem de    هفيل ا  ل ز ــ فنا   ا ــ ا ةم ةو   ي  ة  ل اةو ـ حن ــ  ب ـــ ح   لا ب   ح        نو  ـــــ  ن ــ   م  فؤ ــــــ  ي   او  ك ــ  ن ا ــ  ل ةو ــ فو


          Meryem oğlu Îsâ’nın
          lisanı ile lânetlendiler.
          Bunun sebebi onların                       ف
          isyan etmeleri ve

                            ة
                                                                          ل
                                               ى
                                                                      ا
                                                           ن
          taşkınlık edip haddi   نو قس ا    ــ فن ـ  ه ــ فم    ةف  ـ   م  ار   حن   ك ــ يث ـ ي ـ  ة  ك  ن    ل ةو ـــ    ءاةي ــ  ل فوا  م     ه ــ ف   و ذ  ة حتا ـــ ةخ ــ  اةم
                                                                    ة
          aşmaları idi. {KM,
          Mezmurlar 109; Matta
          23. bölüm}
                                                                             ة
                                                                     ة
                                                                           ل ح
                                  ن

             Hz. Mûsâ          ـــــ  ن ـ او  ةما   ن  يذ  ة ح  ـ ل ــــ ي ـــ ة   ل   ىة ةو اد ـــــ ة  ةع   ساحن ة  ــــ لا  د ــــــ ح  ۛشا   ن د  ة ل ـــ ةت ـــ  ج ــــ ة  ﴾٨١﴿
          (a.s.)’dan sonra, İsrail
          tarihinde pek önemli iki
          şahsiyet olan Davud ile
          İsa (a.s.) Yahudileri                    ة                              ة
                                                                           ل
                                                 ل ح
                             ة
          yola getirmeye   ىة حد ةو ــــ ةم  م  ـــــــ  ه ـــ ف  ةب ر ــــ فقا  ن د  ـ ةت ـــ  ج ـــ ة  ة ل ةو   او ـــ  ك ر ــ  ف شا  ةنيذ  ح لاةو ــ ي  ةدو ه  لا ــ ةي ــ  ف
          çalışmışlar, fakat                 ة                   ۛ    ة
          sözlerini dinlemeyen
          Yahudiler, Babil ve
          Roma                                                  ا
                            ة
                            ح ة
          imparatorluklarının   نا ـــــ  ة  ـــ  ۛ ص ـــ را  ـــــــــ  ــ ةن ا  ة ي     ـ ةق    ةنيذ  ة ح لا   او  ةما ـــ  ن ـ  ن  ةنيذ  ة ح
                                                           حنا   اولا
          işgallerine maruz      ب   ك   ل نذ    ىن                       ـــ ي             ل ل ــ ي
                                             ۜ
          kalmışlardır. Her iki Zat
          da Hz. Muhammed
          (a.s.)’ı                      ذ
          müjdelemişlerdir.     ة                 ة       ة ل
                                                                ى
                           ﴾٨٢﴿ ن ور           ــ ف س ـ ةت ـــ ك ـــ  ب ـ  ةي ل     ـــ  ه ــ  فم  حن ا ةو   ان اةبفه  ر ةو   ةنيس  ي   ق  م   م ـ فن ـ  ه ـ ف ـ ح س ـ ي ـ
                                                                               ي

                         Önceki Sayfa   Önceki Cüz Yaprak Sayfa  Sonraki Cüz Yaprak Sayfa  Sonraki Sayfa
                   Sayfa Başı                                                                   index Alfabetik
          120
   119   120   121   122   123   124   125   126   127   128   129